Kederli Sözler.Efkar basar bazen kederlenirsin,dertlenirsin.İçin daralır bunalırsın.Yerlere göklere sığmazsın.Ama herşeye rağmen devam etmek zorundasındır.Kederli Sözler sayfamızda sizler için En Güzel En Duygusal ve Anlamlı Kederli Sözleri hazırladık.Kederli Sözler Sayfamızdaki Anlamlı ve Duygusal Kederli Sözleri dilediğiniz gibi sosyal medyada Facebook,Twitter,İnstagramda paylaşabilirsiniz.
Bu Yazımızda:Kederli Sözler,Kederli Sözler Aşk,Kederli Sözler Anlamlı,Kederli Sözler Facebook,Kederli Sözler 2020,Kederli Sözler 2019,Kederli Sözler 2017,Kederli Sözler Kısa,Kederli Sözler Twitter,Kederli Sözler İnstagram,Kederli Sözler 2016,Kederli Sözler Etkileyici,Kederli Sözler Yeni,Kederli Sözler İndir,Kederli Sözler Paylaş bulacaksınız.
İçimize de atamıyoruz, orası da doldu!
Ruh dünyamda kavimler göçü var, bu aralar.
Bana bir hırsız lazım, tüm dertlerimi çalacak.
Her tercihin üzerinde, tercih edilmeyenin laneti var.
O hep iyi olsun diye sen hep dua edersin, o hiç bilmez!
lşıklar arasında kararmış, tek lamba gibi hissediyorum.
Hala hayattan bir umudum varsa, senin gülüşün sayesinde.
Derdini anlatmadan anladığım kişiler, şimdi derdim oldu.
Her derdi içinize atarsanız, sonunda ayağa kalkamazsınız!
Kaybetmekten korktukların, zaten hiç senin olmamışlardır.
Aklımda öyle biri var ki, ne idare edebiliyorum ne de iade.
Beni yıpratan hayatın kahpeliği değil, İnsanların sahteliği!
Bir kaç tane şarkı, insanı çoğu kişiden daha iyi anlayabiliyor.
Yanıma yaklaşma dertle doluyum, sen de uzaktan sev gitsin beni.
Boşuna mutlu olmaya çalışmayın, çalıştığınız yerden sormuyorlar!
Zaten yorgunum beni daha fazla yoran hiçbir şeye tahammülüm yok!
Kalbini hak etmeyen birine verdiğin müddetçe acı çekmeye mahkumsun.
Gülüşün hala aklımdayken, dilimin unuttum demesi çok saçma olmaz mı?
Karar veremediğin için suçlamak kaderi, şartları, onu, bunu, şunu.
Nasıl da soğuyor. Sanki sırtında bir hırkaydım da, çıkarıp kenara attın.
Sevilmek istiyorsan önce insan ol. Ha bu arada insanlık bedava rahat ol.
Eski insanlar birbirine ilaçtı. Günümüz insanları ise devasız birer dert.
Ey hayat! O kadar yorgunum ki, susupta ağlayasım, ölüpte dinlenesim var.
Umarım sabah tüm şehir bembeyaz olur, başka türlü bitmeyecek bu sıkıntılar.
Ah, omzumdaki yaralar bir deniz kuşu gelse öpse de, kanada dönüştürüverse.
Bir insanı yalanlarla kazanmak yerine, doğrularla kaybetmeyi tercih ederim.
Sonbaharda düşen yapraklar gibi bizde düşüşteyiz. Soğuk beyaz bir kışa doğru.
Kalp kırılganlığı bir süre sonra geçer de, incinen gurur bir türlü iyileşemez.
Hayatımın içinden aşk kavramını kökten çıkar, mükemmele yakın bir hayatım var.
Sorsan ikimiz de mavi idik. Ama birimiz deniz, birimiz gökyüzü. Anlatabildim mi?
İnsanın büyüdükçe mi artıyor dertleri? Yoksa insan büyüdükçe mi anlıyor gerçekleri?
Dertli insanların ihtiyacı köşeye sıkıştırılmak değil, hislerine kulak verilmesidir.
Bazen her şeyi bırakıp sokaklarda kendimi şaraba vurmayı düşünmüyor da, değilim tabi.
Kimsenin derdine derman falan olamam. Daha kendi dertlerime, pansuman bile yapamazken.
Bir tane daha ‘memnun oldu mu’ ziyan edecek lüksüm yok, o yüzden tanışmıyorum kimseyle
Başarıya giden her yol mübahtır sözüyle başladı, belki de tüm kötülükler, vefasızlıklar!
Özlediğini belli etsen bir dert belli etmesen başka bir dert. O yüzden en güzeli özlemeyin.
Bir gün seni unutmak zorunda kalırsam aşkımın küçüklüğüne değil, çaresizliğimin büyüklüğüne inan.
Ben bana inananı hiç yarı yolda bırakmadım! Yarı yolda bırakanı da; bir daha adam yerine koymadım.
Uyuyamamak neyse de, hem uyuyamayıp hem de acıkmak baya bildiğin Allah’ın bela verme yöntemi gibi.
Düşünüyorum seni ve düşünüyorum sensizliği, seninle mutlu olan gözlerim şimdi sensiz yaşlı sevgilim.
Bir masal daha böylelikle bitti, ve yine hayat oyuncularını seçti başrol de sen ve ben, konu ise ayrılık.
Her şey güzel olacak; bu da geçecek; sen güçlüsün. diye diye yolu yarıladık. Ama her şey hep aynı kaldı.
Derdini anlatmadan anladığınız kişiler, şimdi sizin derdiniz oldu. Güle güle kafayı yiyin, afiyet olsun.
Hiç umudumu kesmedim hayattan. Bugün böyle dertli olsam bile. Yarın ne haldeyim. Bilirim hepsi Allah’tan.
Herkes güler yüzlü, anlayışlı, kendi içinde mutlu ve mutlu edebilecek birini bekliyor. Çok bekleriz daha!
Dertli bir insan içi duman dolu bir odaya benzer. Onu dinlemek, o odaya bir pencere açmak gibidir. Mevlana
Sustum anlamadılar, konuştum inanmadılar. Çünkü herkes anlamak istediği ve inanmak istediği kadar vardılar.
Aramayacaksın kimseyi, olması gerekenler, zaten yanında. Ve yanında olmayıp gidenler; ne aklında olmalı ne umurunda!
Hep kalanlara gidenleri kattım. Bir gün yerine geçemediler. O kalanlara gidenleri kattım yine bir tane sen edemediler.
Belki hapiste değiliz ama hepimiz tutsağız. Bazılarımız korkularına, bazılarımız zevklerine, bazılarımız da hırslarına!
Senden habersiz sevdim seni, senden habersiz aldığım fotoğraflarına “sana aşığım” dedim, seviyordum seni senden habersiz.
Cümleler hafif kalıyor yaşanılanların ağırlığı karşısında. Bu yüzden susmak bu aralar en çok kullandığım iletişim şeklim.
Haritalara bakıyorum evin yok, Sözcüklere bakıyorum adın yok Kendime bakıyorum seni görüyorum, çünkü benden başka yerin yok.
Geçen zamana, geçerken, nanik yapsaydım keşke. Gülerdim hiç olmazsa beyaz saçlarıma, çizgili suratıma baktıkça gülümserdim.
Bir ömür boyu seninleyim desende istemem artık. Çünkü sen rüzgarın çoşturduğu bir toz bulutusun. Bugün bana esersin yarın ellere.
Dertlerim içimde birikiyor kum misali, gözlerime vuruyor acısı kalbimi dağlıyor yarası sensizlik bitiriyor beni dön gel ne olur canımsın.
Kalbime bir kurşun sıksaydın keşke böyle gitmene gerek kalmazdı sessizce, gözlerini gözlerimden çektiğin gün ben yaşamayı unuttum gülüm.
Adını kalbime aşkla kazımıştım boş ver aldırma belki bir gün silerim. Güzel bir rüyayı gerçek sanmıştım Seni sevdiğim için özür dilerim.
Unutmak mümkün olsa, yıldız gözlerini unuturdum hayalimde ki gülüşünü görmek istemezdim, Unutmak isteseydim şuan ağlamazdım sensizliğime.
Yaşanmamış bir hayatın gizli nefesi olarak tanıdım seni ve şimdi baktığımda sadece yalan hayatın tamamlamamış bir palyanço görüyorum seni.
Başkalarını düşünmekten, başkalarının hayatını yoluna koymaktan kendi hayatımı nasıl dağıttıysam toplayamıyorum. Biri gelip şunu toplasın.
En çok hayal kırıklığını en güzel hayaller kurduğumuz insanlar yaşatıyor. Yüzümüzü hayal kurmadığımız insanlar güldürüyor. Anlamadım gitti.
Şimdi tanımaya kalksan tanıdığın gibi kalmayacak, tanısan istediğin gibi olmayacak, istediğin gibi olsa sıkılacaksın. Çok zor iş, boşver.
Aşkımız su üzerine yazılan bir masaldı, göz kırpımı kısalığında kelebeğin ömrü uzunluğundaydı Kalbimizde bir ömür boyu çekeceğimiz yaralar bıraktı.
Kaldı işte. Çayımız bardakta, çocukluğumuz sokaklarda, mutluluğumuz kursağımızda, sevdiklerimiz uzaklarda, gülüşlerimiz fotoğraflarda. Nazım Hikmet
Dışarıdan nasıl göründüğümün bir önemi yok, içerden görebilenler yetiyor bana. Dışarıdan yargılayanlara da sözüm yok, dışarıda kalmaları yeter onlara.
Birlikte yaşayabileceğin biriyle değil, onsuz yaşayamayacağın biriyle ol Geldiği zaman boşluk dolduran değil gittiğinde yeri doldurulmayan biriyle ol.
Özlüyorum seni ve seni özlüyorum kendimde, sen benden gittiğinden beri ben bende değilim, kendimi tanıyamaz oldum sensizliği kaldıramıyorum dön gel sevgili!
Gözlerim seni ararken boş sokaklarda, hayalini düşünürüm tek teselli bu bana, şimdi bensiz mutlu musun oralarda? Dön desem gelir misin seni seven bu adama?
Ağlıyorum yalnızlığıma, ağlıyorum sabahı olmayan yarınlarıma, şimdi sen yoksun hayatımda yaşamak neye yarar sensiz aldığım nefesin ne anlamı var söyle bana?
Kim bilirdi sensizliğime sarılacağımı? Kim derdi sensiz gecelerimde ağlayacağımı? şimdi sensiz mutluluğa hasretim sensizliğimde acılarıma dost oldum sevgilim.
Sensizlik demek ölümle yüzleşmek demek, sensizlik ölüme bir adım demek, sen olmayınca hayatımda yaşamanın ne anlamı var? Sen yoksan yanımda benim bu hayatta ne işim var?
Bende unutabilmek isterdim senin gibi yaşadıklarımızı, çekip gitmek isterdim senin gibi uzak diyarlara, bende gülmek isterdim yıkıp gittiğim hayatın ardından senin gibi.
Hayat hiçbir insan için ağlamaya değmez. Zaten ağlamaya değen insan hiçbir zaman ağlatmaz Sen yine de ağlamak istiyorsan başını dik tut. Gözyaşların ağlatan kadar alçalmasın.
Beynime kazımışım hayalini, nereye bakarsam bakayım hep seni görürüm sevgili, bırakıp gitmeseydin seni seven bu genci, bırakıp gitmeseydin yaşanacak günlerimiz olurdu sevgili.
Kaldırımın başında yine tek başıma kaldım. bir kere dağıldım kendimi toparlayamadım. Sessizliğin içinde kayboldum yanımda kimseyi bulamadım. Allahımdan başkasına da yalvarmadım.
Sensizliğin rüzgarı üşütür bedenimi, sensizliğin acısı yakar içimi canısı! Şimdi gözyaşlarım şahittir yalnızlığıma her nefesimde adını anıyorum bıraktığın yerde seni bekliyorum.
Biz hayatı renkleri ile sevdik ve her renkte hayata bir anlam verdik kendimizce, şimdi bakıyorum geriye aslında hayatın tüm renkleri seninle var olmuş sensiz bir hiçmişim sevgilim.
Düşlerim sendin içimdeki sevgim, benim için nefes sendin sana bağlıydım ben sevgilim, şimdi bakıyorum maziye ağlarım sessizce, bırakıp gittiğin dünden beri seni beklerim sevgilim.
içimde sana olan sevdamın ateşi yanarken delice ve kimse bu ateşi söndüremezken, bir lafınla bitirdin içimdekileri ve sana verdiğim değeri, şimdi sana güle güle vicdansız sevgili.
Dert sende iken dermanı bendeydi, acılar bende iken ilacı sendeydi, gözlerim yağmurluyken güneşimdi gözlerin, şimdi doğruların içindeyken yalanım oldun gittin sen vefasız sevgilim.
Dost bildiklerimiz hep vurdu bizi arkamızdan, ne zaman yüzümüze gülen olsa hep arkamızdan vurmuş laflarıyla, şimdi anlıyorum insanlara baktıkça daha çok seviyorum hayvanları aslında.
Mutluluğa açılan yelkenlerimdi senin adın, gözlerine bakınca anlardım yaşadığımı ve yaşayacaklarımı, bir yalan olduğunu anlayamadım yine yalanlara aldanmışım kalbim ağlar bu kaçıncı?
Hayata bir çizgi çektim seni tanıyınca, sensiz hayatı ben yaşamamışım bakınca gözlerine daha iyi anladım, şimdi yoksun yanımda yeniden çizgi çekiyorum sensiz yaşanmamış olan yarınlarıma.
Yaralı kalbim can çekişiyor bedenimin içinde, görmez oldu gözlerim sensizliğin ayaz gecelerinde, gülmüyor yüzüm sensiz yaşanmıyor, mutlu olmak yok hayatımda senden sonra yaşamak haram bana.
Gözlerin kalbime kurşun misali saplanmışken ve beni yeniden hayata bağlamışken şimdi sensiz bir ölü gibiyim, kalbimde açtığın kurşun yarası kanar usulca ve ben sensizliğin kurbanıyım bu hayatta.
Sen olmasan da yanımda kalbim hep seninle olacak, sen sevmesen de beni benim kalbim hep senin için atacak, bir gün yalanlardan kaçtığında tek gerçek olarak ben yanında olacağım senin için sevgilim.
Hayata dair sözün bittiği yerdeyim bu gece, ne yaşamak için bir umut var içimde nede gözlerimde hayata bakmak için bir güç kaldı, şimdi sadece dertlerimle baş başayım herkesten uzak bana benden yakınım.
Sen kalp atışlarımdın benim nefes aldığım her anımda, sen gözlerimdeki cennetimdin baktıkça hayata sarıldığım yalnılığımda, ama sen şimdi ellerinsin ve ben kaderine mahkum edilmiş bir serseriyim sevgilim.
Dertlerim deniz oldu çırpınırım içinde, ne kadar mücadele etsem de çeker beni dertlerim en derine, son nefesimde bile adını haykırırım sensizliğime, SEN yoksan hayatımda ölüm hediye gibi gelir bana sensizliğimde.
Aklımda geldikçe lanet ediyorum yaşadığıma, nereye baksam seni görüyorum ve gözlerimi açmak istemiyorum hayata! Şiirimdin sen benim aldığım nefes gibiydin hayatımda, şimdi sensiz bir hiç gibiyim yaşasam kime ne fayda?